Doğal yöntemlerle çocuk sahibi olamayan çiftlerde tüp bebek tedavisi, uzun yıllardır başarıyla uygulanmaktadır. Bir yardımcı üreme tekniği olan tüp bebek tedavisi; sebebi belirlenemeyen kısırlıklar, ileri yaş, kadınlarda enfeksiyon ve tüplerdeki tıkanıklıklar, erkeklerde ise sperm sayısının azlığı ve kalitesinin düşüklüğü, obezite gibi metabolik rahatsızlıklar yüzünden çocuk sahibi olamayan çiftlere çocuk sahibi olabilme imkanı sunar. Günümüzde en sık tercih edilen kısırlık tedavisi olan tüp bebek tedavisi, kadın ve erkek üreme hücrelerinin laboratuvar koşullarında bir araya getirilmesi ve döllenmiş yumurtanın anne rahmine yerleştirilmesi ile uygulanan yapay döllenme tekniğidir. Kadın üreme hücresi olan yumurta ile erkek üreme hücreleri olan spermler belirli koşullar altında toplanarak bu işlem gerçekleştirilir. Döllenme sağlıklı bir şekilde tamamlandıktan sonra yumurtanın bölünme sürecine başlaması ve embriyo adı verilen yapıya dönüşmesi beklendikten sonra embriyonun anne rahmine yerleştirilmesi ve başarılı bir şekilde tutunması sonucunda gebelik süreci başlar. Bu aşamadan sonra gebeliğin doğal yöntemlerle oluşmuş gebeliklerden herhangi bir farkı kalmaz.

Tüp bebek tedavisinde laboratuvar ortamında döllenen yumurtaların rahme yerleştirilmesinde iki farklı yöntem kullanılır. Bunlardan ilki olan klasik tüp bebek tedavisinde yumurta hücresi ve sperm hücreleri belirli bir ortamda yan yana bırakılarak kendi kendine döllenmesi beklenir. Bir diğer yöntem olan mikroenjeksiyon uygulamasında ise sperm hücreleri özel pipetler kullanılarak direkt olarak yumurta hücresinin içerisine enjekte edilir. Bu iki teknikten hangisinin tercih edilmesi gerektiğine çiftlerin bireysel özelliklerine göre uzman hekimler tarafından karar verilir. Tedavi sürecinde amaç döllenme ve sağlıklı bir gebeliğin meydana gelebilmesi için en uygun ortamın sağlanmasıdır.

Tüp bebek nedir?

Tüp bebek tedavisinde anneden alınan yumurta hücresi ile babanın sperm hücreleri kadın üreme sisteminin dışında laboratuvar ortamında bir araya getirilerek içlerinden bir spermin yumurtayı döllemesi ile embriyo elde edilir. Bu şekilde elde edilen embriyonun anne rahmine yerleştirilmesi sonucunda normal yöntemlerle gebe kalamamış kişilerde gebelik oluşturmak mümkün hale gelir.

 

Çocuk sahibi olamayan çiftler, ne zaman tüp bebek tedavisine yönelmeli?

Yaşı 35’in altında olan ve gebe kalmasını önleyebilecek herhangi bir hastalığı olmayan bir kadın, 1 yıl korunmasız ve düzenli cinsel ilişkiye girmesine rağmen gebe kalamıyorsa mutlaka inceleme altına alınmalı ve gerekli görüldüğü takdirde tedaviye başvurmalıdır. Yaşı 35’in üstünde olan ya da daha önce gebe kalmayı etkileyen herhangi bir problem yaşayan kadınların ise 6 ay deneme yapmaları yeterlidir. Bu süre sonunda gebelik oluşmadıysa yaşın daha fazla ilerlememesi ve zaman kaybedilmemesi için bir an önce gerekli tedavi prosedürüne başlanmalıdır.

 

Tüp bebek kaç kez denenebilir?

Tüp bebek denemesinin genel olarak 3 kez yapılması önerilir. Bu sayıdan sonraki denemelerde de gebelik oluşumu ihtimali söz konusudur, ancak şans çok düşüktür.

 

Tüp bebek kaç yaşına kadar uygulanabilir? 

Kadınlarda 45 yaşına kadar tüp bebek tedavisi uygulanabilir. Ancak 40 yaş üst kadınlarda hamile kalma şansının önemli ölçüde azaldığı dikkate alınmalıdır. Bu nedenle ileri yaştaki kadınlarda tüp bebek tedavisinde başarı oranı daha genç yaşlardaki kadınlara göre düşüktür ve deneme sayısının artırılması gerekebilir.

Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır?

Tüp bebek tedavisi esas olarak 2 amaçla yapılır. Bunlardan ilki kısırlık sorunu olan ve buna bağlı çocuk sahibi olamayan çiftlerdir. İkinci olarak ta bilinen bazı genetik hastalıkları taşıyan veya genetik hastalıklı çocuğu olan çiftlerin sağlıklı çocuk sahibi olabilmeleri için tüp bebek tedavisi uygulanır. Istanbul tüp bebek tedavisi şu durumlarda yapılabilir;

  • Kadın yaşı: Çocuk sahibi olamayan her çifte hemen tüp bebek tedavisi yapılmaz. Nedenler araştırılıp değerlendirilerek buna karar verilir. Özellikle kadının yaşı 40’ın üzerindeyse tüp bebek tedavisine daha kolay karar verilebilir.
  • Tüplerde tıkanıklık: Tüplerde tıkanıklık, geçirilmiş bir enfeksiyon veya cerrahiye bağlı olabilir.
  • Yumurtalık fonksiyonlarında bozukluk: Yumurtlama sorunları, yumurta azlığı ve over yetmezliği yumurtalama fonksiyonunda bozulmaya neden olur.
  • Endometriozis ve endometrioma: Bu durumda yumurtlama problemleri, tüplerde tıkanıklık, fonksiyon sorunları ve embriyonun rahme yerleşmesinde sorunlar olabilir.
  • Tüplerin daha önce bağlanmış olması
  • Tüplerin alınmış olması (örn: dış gebelik, hidrosalpenks gibi nedenlerle)
  • Sperm sorunları (sayı, hız ve foksiyon bozukluğu)
  • Nedeni belli olmayan, açıklanamayan kısırlık
  • Çeşitli hastalıklar nedeniyle yumurtalıkların çıkarılması gereken durumlarda öncesinde yumurtalar alınarak dondurulup saklanır. Sonraki dönemlerde tüp bebek tedavisinde kullanılır. Yapılan bu işleme fertilite koruyucu yöntem denir. Yumurtalık rezervinin yaşa bağlı azaldığı durumlarda veya erken yaşta yetmezlik olan durumlarda yumurta dondurup saklama işlemi yapılabilir.
  • Kadın veya erkekte genetik hastalık taşıyıcılığı olması embriyonun genetik yapısı bu hastalıklar açısından araştırılarak sağlıklı olanların transferi yapılır.
  • Tekrarlayan gebelik kayıpları: Eğer üçten fazla tekrarlayan gebelik kaybı veya düşük varsa tüp bebek yöntemiyle preimplantasyon genetik tanı yapılarak sağlıklı embriyolar tespit edilir.  Preimplantasyon genetik tanı ile saptanan embriyolar transfer edilerek sağlıklı gebelik elde edilebilmektedir.

 

Tüp Bebek Riskleri

Tüp bebek tedavisi her tıbbi müdahale gibi bazı riskler taşır. Tüp bebek riskleri şunlardır;

  1. Tüp bebek tedavisi aşamalarından ilki yumurta elde etmektir. Yumurta elde etmek için verilen ilaçlar yumurtalıkları uyararak Ovarian Hiperstimülasyon Sendromu (OHSS) yapabilir. OHSS’de yumurtalıklar normalden çok daha büyük boyutlara ulaşır. Aynı zamanda vücut sıvıları, karın içi, kalp ve akciğer zarları arasındaki boşluklarda birikir. OHSS’de sıvı birikimine bağlı karında şişlik, bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal gibi belirti ve bulgular olur. OHSS’nin ilerlemesi durumunda sıvı birikimi anne hayatını tehlikeye sokar. Bu yüzden tüp bebek tedavisi sırasında OHSS olmaması için çeşitli önlemler alınır. Ancak yine de bu risk azda olsa vardır. Polikistik over hastalığı olanlarda OHSS riski biraz daha fazladır.
  2. Over torsiyonu (yumurtalık dönmesi)
  3. Yumurta toplama sırasında kanama, bağırsak yaralanması, mesane yaralanması, damar yaralanması
  4. Çoğul gebelik (ikiz, üçüz gebelik)
  5. Dış gebelik riski (%2-5 arasında)
  6. Erken doğum riski
  7. Anne yaşı ileri ise (35 yaş üzeri) düşük riski, doğum defektleri ya da anomali riskinde yaşa bağlı artış görülür. Düşük riski (%15-25) ise diğer gebelikler ile benzerdir.

Hamile Kalamıyorum -Kısırlık Araştırma Testleri 

Bu yazının amacı;  bebek sahibi olmak isteyen ancak beklenen süre içinde hamilelik olamamış çiftlere neler yapması gerektiğini hangi aşamalardan geçerek sonuca ulaşmaları gerektiğini açıklamak yol göstermektir.

Günümüz insanı maalesef giderek daha sabırsız ve aceleci hale gelmektedir. Yeni nesil, aylar öncesinde gebe kalacakları tarihleri belirlemekte , kafalarındaki plan gerçekleşmeyince üst üste 2-3 ay adet olduğu zaman çoğu zaman yok yere strese girmektedirler.

Yaşam her zaman bir anda isteklerimizi kabul etmeyebilir. Herşeyin belli bir zamanı vardır.

Kadınların çok çok azı korunmadıkları ilk aylarda hemen hamile kalabilerler. Bilimsel kaynaklar hamilelik oluşması için 1 yıl kadar beklenmesi gerektiğini işaret etmektedirler

Bu bir yıllık süre

35 yaş üzerinde iseniz ,

Ailede erken menopoz var ise   6 aydır ! 

Tabi ki bu 6 aylık ya da 1 yıllık süre zarfında düzenli birliktelik olması gerekmektedir.

Düzenli birliktelikten kastımız haftada 2-3 kez birlikteliğin olmasıdır.

 

Özet olarak;

hamile kalmak için sabırsız olmak acele etmek her adetle kadını biraz daha fazla strese sokar.

Hamile kalmak için yumurtlama süresini takip etmek amacıyla cep telefonu applikasyonu kullanmak veya ovulasyon testi yapmanız buna göre cinsel yaşamı planlanması erkeklerde cinsel isteksizlik sertleşme sorunlarına yol açabilir.

Düzenli birliktelik yeterlidir.

6 ay -1 yıl içinde buna rağmen gebelik olmuyorsa işte o zaman neden hamile kalamıyorum? neden gebelik oluşmuyor ? sorularını sorup aşağıdaki yolu izlemek gerekli testleri yaptırmak, araştırmak  gerekir .

 

Bir problem varsa nedenini anlamadan  çözümü mümkün değildir.

Bir çiftte birden fazla sorun olabilir. Bu nedenle tedaviye başlamadan tüm olasılıklar gözden geçirilmelidir.

Tedaviye başlandıktan sonra, tedaviden sonuç alamadıgımız zaman testleri istemek araştırmak için çok geç kalınmıstır.

Bu durumda bebek isteyen çiftin ZAMANI, PARASI ve UMUTLARI boşa gitmiş olacaktır.

 

Yapılması Gerekenler:

1)Çiftle görüşme Sorunu anlama: 

Başvurdukları uzman hekim tarafından sorunun nedeninin araştırılması gerekliliği kararı alınmışsa araştırmaya, çifte en az zarar verecek, en az yoracak  en basit tetkiklerle işe başlanmalıdır.

Araştırma da ilk ve en önemli aşama çiftin birlikte görüşmeye alınarak, yeterli zaman verilerek o zamana dek yapılanlar hakkında bilgi alınmasıdır.

Çiftin önceden yaşadığı sağlık sorunları, hastalıklar, ailedeki sağlık problemleri, önceden gebelik yaşanıp yaşanmadığı, aldığı tedaviler, adet düzensizlikleri tanıda çok önemlidir.

Birçok çift tedavi amacıyla kliniğimize başvurduğu zaman tedaviye başlanması konusunda aceleci haldedir.

Bunda uzun süredir beklenen bebeğin gelmemesindeki sabırsızlık ve toplum çevre baskısı önemli rol oynamaktadır.

Tedaviye alelacele başlamak yerine  süreci olumsuz etkileyebilecek tüm faktörler değerlendirildikten sonra gerekli testler tamamlandıktan sonra başlamak en doğrusudur.

Tedavinin ortasında ya da başarısızlıkla sonuç elde ettikten sonra çifte “bu testleri de yapalım” demek çifte yapılan en büyük haksızlıktır. Çoğu zaman büyük bir stress ile karşımıza gelen çifti dinlemek anlamak geçirdiği süreçleri bilmek yapılan tetkikleri değerlendirmek en doğru başlangıctır.

İnfertilite tedavisi kişiye özel bir tedavidir. Herkese aynı tedavi verilemez.

Önceki olumsuz denemeler varsa bunlardan ders çıkarmak önemli bir husustur.

Araştırmaya, çifte en az zarar verecek, en az yoracak  en basit tetkiklerle işe başlanmalıdır.

Araştırma da ilk ve en önemli aşama çiftin birlikte görüşmeye alınarak, yeterli zaman verilerek o zamana dek yapılanlar hakkında bilgi alınmasıdır. Hastalık yoktur hasta vardır. İnfertilite ( Gebe kalamama ) durumunda tedavi kişiye özeldir.

 

2) Muayene ve Ultrason

Bu bilgilerin ışığında  jinekolojik muayene yapılır.  Ardından ultrasonografi ile değerlendirilir. Muayene ve ultrasonografi ile  vajina, rahim ağzı, rahim, yumurtalıklar değerlendirilirken tupler ( kanallar) değerlendirilemez.

Bu değerlendirme tedavi için çok değerlidir. Konu hakkında uzman bu değerlendirme sonrası;

  • rahim ağzında yara
  • enfeksiyon
  • myom
  • polip
  • yumurtalık kistleri
  • yumurta sayısında azalma
  • gebelik sansı
  • erken menopoz riski

gibi bircok konuda size değerli bilgiler verebilir. Bu  hususlar gebeliği direk etkileyen faktörlerdir.

 

3) Sperm ( meni ) Testi

Bebek sahibi olma, erkek ve kadını birlikte ilgilendiren bir konu olduğu için erkekte kendisinde sorun olup olmadığını araştırmak için sperm testi yaptırmalıdır.

Sperm örneğinin embriyolog tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.

Bayana yapılan ultrason değerlendirmesi kadar önemli ve değerli bir husustur.

 

Sperm Testinde;

** Sperm sayısı

**Sperm hareketi ve

** Spermin yapısı değerlendirilir.

Bu sonuca göre baba adayına tedavi verilebilir. Ek testler istenebilir. Testin tekrarı gerekebilir. Bu sonuçlara gerek çifte nasıl bir yöntem ile bebek sahibi olacagı hakkında net bilgi verilir. Sperm testi tedavinin hangi şekilde olacagını belirler. İlk sırada yapılması gereken testlerden biridir.

Spermde azlık olması sorun olması eksiklik ya da ayıp bir durum değildir. Basit tedavilerle sperm sorunu çözülebilir.

Sperm kalitesi ve sayısı için tedavi  verilmiş ise sonucu görmek için 3 ay beklemek gerekir.

Tek bir teste bakarak karar verilmez. Tedavi sonrası  test tekrar edilir. Buna göre bir karar verilir ve uygun bir tedavi önerilmelidir.

 

4) Hormon Testleri:

Hormonal bozukluklarda yumurta gelişimini etkileyerek bebek sahibi olmayı önleyebilir. Adet döneminin başlangıcında hormonal değerlendirme için kadından sabah aç karna kan  örneği alınır. Adetin ilk 3 günü içinde testler yapılmalıdır.

Çoğu zaman basit bir hap tedavisi ile sorun çözülür.

Bu durumda aşılama tüp bebek tedavisine bile gerek kalmadan çift anne-baba olabilir.

 

5) Rahim  ( Kanal ) Filmi, HSG

Adetin bitimine yakın kanalların değerlendirilmesi için HSG ( kanal filmi) ( rahim filmi) çekilir.

Bu film rahmin iç yapısı ve kanallar hakkında bilgi verir.

Bu işlem biraz ağrılıdır. Hastalar tarafından şiddetli bir adet sancısına benzetilmektedir. Ağrı eşiği düşük olan hastaların anestezi altında bu filmi çektirmelerini önermekteyiz.

Anestezi ile filmi çektirmek isteyenlerin 6 saat öncesinden su dahil hiçbirşey yiyip içmemeleri gerekmektedir. Biraz zahmetli olmakla birlikte iyi ve doğru yapılırsa  bizlere çok değerli bilgiler verir.

Ancak maalesef çoğu kez filmler çok kötü kalitede çekilmekte ve sonuçtan hiçbirsey anlasılmamaktadır.  Lütfen bu tetkiki yaptırmadan önce doktorunuzdan tavsiye alınız.

 

Görüldüğü ve anlaşıldığı üzere anne baba olamayan her çifte tüp bebek tedavisi  yapılması gerekli değildir. 

Sorunun saptanması ile tedavisiz ya da basit tedavilerle gebe kalamama ( kısırlık ) sorunu çözülebilir.

 

Bu testler infertilitede temel testlerdir. Tüm bu testler sonucunda saptanan nedene göre tedavi kararı verilmelidir.

 

Tekrarlayan gebelik kayıpları olan hastalarda, yumurtalık kapasitesi azalmış hastalarda ileri testler gerekebilir.

bu testler sırası ile;

-anne ve baba adayından genetik inceleme testleri

-kanın pıhtılaşma  testleri

-bağışıklık sistemi testleri

-annedeki sistemik hastalıkların araştırılması

– Gerekirse laparoskopi / histeroskopi adı verilen kamera yolu ile organların incelenmesi

Tüm bu testler sonucunda saptanan nedene göre tedavi kararı verilmelidir.

Unutulmamalıdır ki bebek isteyen tüm çiftlerde tek çözüm tüp bebek tedavisi değildir. Tüp bebeğe gerek kalmadan  sorunun saptanması ile sorun kendiliğinden bile çözülebilinir. Ya da aşılama , yumurta takibi yöntemlerle de sonuç alınabilir.

Sonuç olarak unutulmamalıdır ki İnfertilite tedavisi kişiye özeldir. Hastayı iyi değerlendirmek anlamak ve kişiye yönelik özel yaklaşım HAMİLELİK için şarttır.

Aşılama yöntemi 

Bebek Sahibi olmakta güçlük çeken sorun yaşayan ailelere kabaca

  1. Yumurta takibi,
  2. Aşılama,
  3. Tüp Bebek

tedavi seçeneklerinden uygun olanı önerilir.

Bu yazı da aşılama tedavisi hakkında hastaların bilmesi gerekenleri , merak ettiği konuları paylaşılmıştır.

Aşılama basit bir tedavi seçeneği olup aileyi fazla yormaz,  aşılamanın maaliyeti düşüktür. Ancak her zaman akılda tutulması gereken husus aşılama tedavisi ile hamile kalma oranları %15-20 arasındadır.

Diğer deyişle 10 tane aşılama yaptıran kadından sadece 1 ya da 2 si aşılama ile hamile kalabilir.

Bu nedenle aşılama tedavisi yaptıranlar büyük bir beklenti içinde olmamalıdır. Çünkü beklenti umut ne kadar fazla olursa aşılama sonrası hamilelik olmazsa hayal kırıklığı da o derece büyük olacaktır.

Aşılama sperm değerlerinde hafif sorunları olan çiftlere önerilir. 

 

Aşılama tedavisi nedir?

  • Aşılama veya tıbbi deyimi ile IUI özellikle erkeğe bağlı sperm problemlerinde  ve nedeni belirlenememiş gebe kalamama durumlarında uygulanan bir tedavi yöntemidir.
  • Aşılama  yapılabilmesi için;
  1. Spermlerin belli sayı da belli hareketlilik ve yapısal özelliklere sahip olması,
  2. Kadında ise yumurta üretimi ve rahimle ilgili sorun olmaması ve de en azından bir tüpün sağlıklı çalışması gerekmektedir.

Diğer bir deyişle hafif orta sperm sorunlarında aşılama tedavisi faydalı olur. Ciddi ileri derece sperm bozukluklarında , sperm  sayısı belirgin olarak az ise aşılama tedavisi etkili olmaz.  Hafif orta derecede sperm sorunu var ise spermler embriyologlar tarafından bir dizi işlemlerden geçirilir. Böylece spermin sayısı çoğalır( mililitredeki ) konsantrasyonu artar hareketi artar. İşlemden geçirilen bu sperm rahmin içine aşılama katateri ile bırakılır.

Normal birliktelik esnasında iyi ve kötü tüm spermler önce vajinaya dökülür. Buradan rahim ağzını ve rahmi geçip tüplere ulaşması gerekir iken aşılama da iyi kalitedeki spermler tüplere doğru bırakılır.  Bu da gebelik şansını arttırır.

  • Aşılama, kısırlığın nedenine yönelik bir tedavi olmayıp gebelik şansını artırmaya yöneliktir.
  • Aşılamada amaç; döllenme ortamı olan fallop tüpleri içinde daha fazla yumurta ve sperm bulundurarak birbirleri ile buluşma şansını artırmaktır.

Aşılama Nasıl yapılır? Aşılama aşamaları nelerdir? 

  • Öncelikle  yumurtalıkların ilaç ile uyarılması gerekir.
  • Bu ağızdan kullanılan bir hap ile ya da cilt altına günlük yapılan bir iğne vasıtası ile yapılır.
  • Yumurtalıkları uyarmadan normal olarak gelişen tek yumurta ile aşılama yapılması %5’in altında gebelik oranı vereceğinden tercih edilmez.
  • Sorun erkeğe bağlı sperme ait olsa  dahi  yumurtalıkların uyarılması önerilmektedir.
  • İğne ile yapılan uyarıda daha fazla yumurta elde edildiğinden bir miktar daha fazla gebelik oranları elde edilmektedir.
  • Ayrıca hapların rahim iç tabakası üzerine  olumsuz etkileri olabilir. Bu da gebelik şansını olumsuz etkileyebilir.
  • Ancak iğne tedavisi daha pahalıdır.
  • Hap veya iğne uyarılan yumurtaların gelişiminin kontrolu vajinal ultrason ile yapılır.
  • Hasta ilk kez adet döneminde görülür. sorun yok ise tedaviye başlanır.
  • Adet döneminde yumurtalıkta kist ya da rahim içinde polip myom var ise aşılama tedavisine başlanmamalıdır.
  • İlaç tedavisi esnasında belli aralıklarla 2-3 kez hastaya ultrason yapılır. Yumurta gelişimi vajinal ultrason ile takip edilir.
  • Yumurtalar olgunlaştığı zaman çatlatma iğnesi verilir.
  • Bu iğnenin uygulanmasından 36-40 saat sonra erkekten alınan sperm yıkanarak hareketliliği artırılır ve küçük bir hacim içine yoğunlaştırıldıktan sonra aşılama katateri denilen ince bir borucuk ile rahim içine verilir.
  • Gelişen yumurta sayısının 3’ün üzerinde olduğu kadınlarda çoğul gebelik olasılığı olduğu için sağlık bakanlığımızın önerisi doğrultusunda çift bilgilendirilmeli ve tedavi iptal edilmelidir
  • Eğer çok sayıda yumurta gelişirse iptal etmek yerine tedavinin yönü IVF ( tüp bebek) tedavisine değiştirilebilir.

 

Aşılama da bebek nasıl oluşur? 

Birtakım işlemlerle hareketi arttırılan ve yoğunlaştıran spermler kanallara doğru rahim içine bırakılır.

Tüplerde ilerleyen spermlerden en hızlı ve en güçlüsü yumurta  hücresine ulaşır.

Yumurtanın kabuğunu aşan tek sperm yumurta ile birleşir.

Bu birleşme sonrası yumurtanın kabuğu tamamen kapanır . Başka spermler bu tabakayı geçemez.

Birleşme sonrası zigot– embriyo oluşur.

Bu yapı tüplerde ilerleyerek 5 gün sonra rahime gelir ve burada tutunma olur.

Bu birleşmeden 4  hafta sonra  ( gebeliğin 6. haftasında ) kalp atımları başlar.

 

Aşılama günü lekelenme önemli midir?

Aşılama günü yumurta çatlamasına bağlı lekelenme ve kasık ağrısı görülebilir.

Normaldir. Endişe edilmemelidir. Aksine yumurtanın çatlayıp tüpe düştüğünün işaretidir.

Ama aşılama  günü lekelenme her zaman görülmeyebilir.

Aşılama günü lekelenme görülmemesi de olumsuz yorumlanmamalıdır.

 

Aşılama hangi aylarda yapılır, hangi mevsimde yapılır 

Aşılama yapılması için daha uygun bir ay ya da mevsim yoktur.

Aşılama12 ay dört mevsim yapılabilir.

 

Aşılama hemen yapılır mı

Aşılama hemen yapılmaz Aşılama yapılması için yumurta hücresinin büyüyüp olgunlaşması gerekir.

Bunun için yaklaşık 2 hafta süre gerekir.

 

Aşılama aç karnına mı yapılır?

Hayır aç olmaya gerek yoktur. Ultrason eşliğinde yapılacak ise idrara sıkışık olmanız gerekebilir. Bu konuda işlem öncesi doktorunuzdan bilgi alınız.

Eğer vajinusmus sorunu varsa aşılama işlemi anestezi ile yapılabilir. Vajinismus sorunu olan hastaların aşılama öncesi 6 saat aç susuz olması gerekmektedir.

 

Aşılama adetin kaçıncı gününde olur Aşılama zamanı yumurta gelişimine göre belirlenir. Yumuta gelişimi ve olgunlaşması ultrason ile takip edilir.

Çoğu hastada aşılama adetin başlangıcından 14-16 gün sonra yapılır.

Polikistik over hastalarında 20-25 gün sonra aşılama yapılabilir.

Polikistik over hastalarında beslenme ve yaşam şekli aşılama ve tüp bebek şansını belirgin olarak arttırır.

Aşılama kriterleri;

Aşılama tedavisi kimlere önerilir Aşılama kimlere yapılır?  Aşılama hangi durumlarda yapılır ?

  • Aşılama özellikle nedeni belirlenememiş infertilite olgularında, hafif sperm bozukluklarında uygundur.
  • Yumurtalık kapasitesi düşük, yumurta sayısı az  olan kadınlarda aşılama tercih edilmemeli ve en kısa zamanda tüp bebek tedavisine yönelmelidir. Çünkü aşılama için kaybedilen zaman zarfında yumurta sayısı daha da azalabilir.
  • Aşılama için en az bir tüpün açık olması gerekmektedir.
  • Eğer daha önce tüplerin durumu incelenmedi ise aşılama öncesinde rahim filmi veya laparoskopi ile kontrol edilmelidir.
  • Tüplerin açıklığının şüpheli olduğu durumlarda aşılama yapılmamalıdır.
  • Ancak genç yaşta olan, uzun süreli gebe kalamama sorunu olmayan, jinekolojik muayenesi ve ultrason incelemesi normal olan bir anne adayında tüplerde sorun olma ihtimali %5 ten daha azdır. Bu tür olgularda rahim filminin mutlaka ilk aşamada çekilmesi şart değildir.

 Aşılama ile gebelik şansı;  Aşılama sonrası gebelik oranı nedir?

  • Aşılamanın başarısı başta kadının yaşı olmak üzere gebe kalamama süresi, tüplerin açıklığı, ve spermlerin sayı, kalitesi, yapısı ve hareketliliğine bağlıdır.  Ortalama gebelik oranı %10-15 civarındadır.
  • Diğer deyişle aşılama yapılan 10 kadından sadece 1 ya da 2 si gebe kalabilir.

Aşılama kimlere önerilmez;

  • Anne adayı 39 yaşın üzerinde ise,
  • Spermlerde ileri derecede yapısal  bozukluk varsa
  • Hareketli sperm sayısının 5 milyon/mL’nin altında ise
  • 8 yıldan fazla gebelik istemi varsa,
  • Yumurtalık rezervi düşükse  çok tercih edilmez.  Bu durumlarda IVF( tüp bebek) tedavisi tercih edilmelidir.
  • Aşılamanın 3-4 defa yapılması ve gebeliğin elde edilemediği olgularda tüp bebek tedavisine  geçilmesi önerilmektedir.
  • Aşılamanın en büyük avantajı kolay bir tedavi olmasının yanında maliyetinin tüp bebek tedavisine göre düşük olmasıdır.

Aşılama sonrası dinlenme : Aşılama sonrası ne kadar dinlenmeli

  • Aşılama sonrası uzun süre yatmaya gerek yoktur.
  • Aşılama işleminin yapıldığı muayene masasında 10 dakikalık dinlenme yeterlidir. Bu süre işlemin yapıldığı muayene masasında olmalıdır.
  • Muayene  işlem yapılan masadan kalktıktan sonra imkanlar elveriyorsa yarım saat  kadar hasta yatağında istirahat edilmesi hastanın psikolojisi için daha olumludur.
  • İşlem günü çalışma, işe gitme, ağır aktivite spor önerilmez
  • Aşılama işlemini  takip eden günlerde rapor almaya, istirahat etmeye gerek yoktur.  İşe gidilebilir. Yavaş hafif egzersizler yapılabilir. Ancak ev temizliği , ağır sporlar 2 hafta süresince önerilmez.

Aşılama sonrası banyo, duş, hamam, sauna, deniz;

Aşılama sonrası banyo yapmanın olumsuz bir etkisi yoktur. Aksine hastane ortamı sonrası duş almak hastayı rahatlatır. ılık bir duş almanızı öneririz.

Uzun süre yüksek sıcaklıkta banyoda kalmak hamam sauna termal havuzlar çok hijyenik olmadığı için önerilmez.

Yaz aylarında aşılamadan 1-2 gün sonra sabah saatlerinde 11:00 e kadar öğleden sonra 16:00 dan sonra deniz ve güneşlenme olabilir.

Temizliğine güvenilen havuzlarda yüzülebilir.

 

Aşılama sonrası neler yapılmalı? Aşılama sonrası  nelere dikkat edilmeli 

  • Aşılama sonrası bir miktar kasık ağrısı ve kramp normal olarak görülebilir. Endişe etmeyiniz.
  • İşlem günü biraz sakin bir gün geçirmek faydalı olabilir.
  • Sürekli yatmaya gerek yoktur.
  • Bol sıvı gıdalar alınmalı, proteinden zengin gıdalar tüketmelisiniz. Aşılama sonrası beslenme önerileri ayrı bir başlık altında yazımızda yer almaktadır.
  • Karın içi basıncı arttıran öksürük , kabızlık , ağır kaldırma gibi aktiviteler mümkün olduğunca olmamalıdır.
  • Eve gelince ılık bir duş almak faydalıdır.
  • İşlem sonrası günlerde yaşama devam edilebilir. Ağır işlerden 2 hafta boyunca gebelik testine kadar uzak durulmalıdır.
  • Aşılama sonrası tatil ve seyahat için bir engel yoktur.
  • 5-6 saatten fazla yolculuklarda otobus tercih edilmez. Özel araç ya da uçak tercih edilmelidir. Özel araçla seyahatlerde kafein içeren gıdalar ( kahve ) tüketilmemeli, 2 saatte bir mola verilerek molalarda kısa yürüyüşler yapılmalıdır.

Aşılama sonrası ne yenmeli

  • Aşılama sonrası mideye dokunan veya ağır gıdalar tüketilmemelidir.
  • Pasta kek kurabiye tatlılar aşırı oranda şeker ve kalori içerir. Gebelik üzerine olumsuz etki ederler.
  • Fast Food yani hazır gıdalar tavsiye edilmez.
  • Proteinden zengin gıdalar tercih edilmelidir: Et süt yumurta balık tavuk süt yogurt ayran.. örnek verilebilir.
  • Bolsıvı gıdalar tüketilmeli günde en az 2 litre su içilmelidir.
  • Günde 1 tane kahve veya 2 bardak açık cay içilebilir.
  • Folik asitten zengin gıdalar bol tükekilmelidir.

Aşılama günü, sonrası ilişki

  • Aşılama sonrası cinsel birliktelik olmasının sakıncası yoktur.
  • Aşılama akşamı ve bir gün sonrası cinsel ilişki faydalı olabilir. Sonraki günlerde de birliktelik olabilir.
  • Normal yaşama devam edilmelidir.

Aşılama sonrası gaz

Hormonların değişmesi nedeniyle aşılama sonrası gaz şişkinlik kabızlık görülebilir.

mideye dokunmayan hafif gıdalar tüketilmeli

bol su içilmeli

Kola fanta gibi asitli gıdalar içilmemelidir

Aşılama sonrası ilaçlar , ilaç kulanımı:

  • Aşılama sonrası ilaç tedavisinde esas olan aşılamayı yapan hekimin önerileridir.
  • Folik asit içeren tabletler günde bir kez tok alınmalıdır.
  • Bunun dışında düzenli olarak haftada 1-2 kez balık yemiyorsanız Omega 3 içeren kapsüller alınabilir.
  • Bazen Aşılama sonrası  progesteron tedavisi verelebilir. Progesteron tedavisi vajinal fitil ya da krem olarak yada kalçadan ya da karından iğne olarak kullanılmalıdır. Bu tedaviyi gebelik testini alıncaya kadar kullanmalısınız. Gebelik var ise gebelik süresince de doktorunuz almanızı isteyebilir.

Aşılama Sonrası Gebelik Testi; Aşılama sonrası ne zaman test yapılır?

  • Aşılamadan 1 hafta sonra kanda progesteron hormonu bakılabilir. Sonuç  5 ng/ml üzerinde olması yumurtlamanın başarılı olarak gerçekleştiğinin göstergesidir.
  • Aşılamadan 2 hafta sonra kanda gebelik testi yapılmalıdır. Kanda gebelik testinin ismi B-HCGdir.
  • Kanama başlasa dahi mutlaka kanda gebelik testi yapılmalıdır. Kanama dış gebeliğin bir göstergesi de olabilir. İdrar testleri erken dönemde güvenilir değildir.
  • Gebelik testleri 2 haftadan önce yapılmamalıdır. Yanlış sonuç verirler!!

Aşılamadan kaç gün sonra gebelik belli olur?

Aşılama olduktan en az 2 hafta 14 gün sonra test yapılmalıdır. Kanda BHCG testi yapılması uygundur.

Aşılamadan sonra ultrasonla 3 hafta sonra  gebelik kesesi gözükür

 

Aşılama sonrası gebelik belirtileri nelerdir?

Aşılama olanlarda

  • -Gögüslerde dolgunluk, hassasiyet
  • -Kasık ağrısı ( adet gelecekmiş gibi)
  • -Halsizlik, yorgunluk, uyku hali
  • -Bel ağrısı
  • -Sık idrara çıkma
  • -Sık acıkma

aşılama sonrası hamilelik belirtileri olarak sıralanabilir.

Aşılama sonrası belirtiler herkeste görülmeyebilir. Aşılama sonrası bu belirtilerin olmaması olumsuz olarak düşünülmemelidir.

Aşılama can yakıyor mu

Aşılama işlemi esnasında acı ağrı yoktur. Aşılama sonrası hafif kasık bel ağrısı olabilir. Normaldir.

Aşılama da kanama 

Aşılama işlemi sırasında kanama olmaması gerekir.

Ancak spermi taşıyan katater rahim ağzını kolay geçemezse kanama olabilir.

Maalesef bu durum gebelik şansını olumsuz etkileyebilir.

 

Aşılama erken adet görme

Aşılama  işlemi sonrasında 14 gün adet beklenmez. 14 günden önce gebelik testi yapılmamalıdır

Test gününden önce adet erken gelmişse aşılama işlemi başarısız olmuş olabilir.

Ama emin olmak için  test gününde gebelik testi yapmak gerekir

Uyarı:  Bu makale, bilgilendirme amaçlıdır ve herhangi bir tıbbi tavsiye niteliğinde değildir. Bir tıbbi sorunuz varsa, lütfen doktorunuza veya başka bir sağlık uzmanına danışınız.

 

İçerik Güncelleme Tarihi: 21.03.2023